2 Aralık 2014 Salı

Ben aşka gözlerimi Vişne ile açtım.

Eski bir arkadaşım ile kaşılaştım geçen gün. Yıllar geçmiş üstünden çok şey değişmiş ama bazı şeyler hala ayni . Yıllar çok şeyi değiştirirdi oysa. Var mı hâlâ kendi benliğini koruyabilenler. Ben de çok değiştim. Hatta bunu yeniden o gün fark ettim. Eskiden olsa Vişne yi gördüğüm de kaçardım saklanırdım. O gün ise tam tersi daha çok göz önünde olmak istedim. Neden? Geçen zaman bizleri neden değiştirir. Madem değişeceğiz neden hepimiz eşit değişmiyoruz? Ben de isterdim değişmemeyi eskisi gibi masum çocuk ve aşık kalabilmeyi.. Ama öyle değilmiş işte. Geçen yıllar çok şey öğretmiş bizlere. Sevmeyi, özlemeyi, alışmayı , unutmayı ve gördüğünde her şeye yeniden baslayacak gibi olmayı. Ama hissedebilmeli hiçbir şey eskisi gibi değil. Sen eski sen değilsin ben eski ben değilim. Bizler değiştik. İstesek de istemesek de. Şimdi her şey bizim elimizde. Geçmiş çok ta geçmiş sayılmaz. Aşık yada dost ve yahut iyi arkadaş olabiliriz eskisi gibi. Onu bari yapalım değil mi?Eski günleri özlemiyor değilim. Ne kadar masumduk o zamanlar..
Aşkın ne olduğunu bilmezdik, sevmenin sevilmenin.. Dostluklarımız vardı. Bazen gördüğümüz ilgiyi aşk sanırdık. Çocuktun işimiz gücümüz yoktu. Kendimize oyalanacak eğlenecek şeyler arardık.. Tabi bilinmiyor bu güne geldiğimizde zamanında yaptıklarımızın yüreğimize dokunacağı. Aslında her zaman ilk aşkımın Quiizz olduğunu söylesem de değil. Ben aşka gözlerimi Vişne ile açtım.
Çocuktuk diyorum ya işte işsizlikten yazlıktaki çocuklara birbirimizi yakıştırırdık. O zamanlar herkesin bir Vişnesi vardı. Aşkın rengi kırmızı idi. Ve 7 yaşındaki bir çocuğun alkolü meyve suyudur. Bizler sevdiklerini düşünüp sırf kırmızı diye o acı vişne sularını içerek sarhoş olurduk.
Bizler böyle çocuklardık. Ne ara bu hale geldik?




                                                                              


                                                         Bir çocuk gördüm uzaklarda 
                                                                       Biraz çocuk biraz adam biraz hiçti

                                                                       Ellerinde yaşlı zaman demetleri
                                                                      Daha önce denenmemiş yeni bir yol seçti


4 Ağustos 2014 Pazartesi

Heves,Hırs,Kin,Aşk,Nefret,İntikam..

HEVES..
Seninle ilk tanıştığımızda sadece çocukluk hevesiydin benim için. Küçüktüm daha çok küçüktüm. Hayal kuruyorduk  çok güzeldi her şey.. Sonra gittin. Hiçbir şeyi umursamadan bitsin dedin.
HIRS..
Çok kızdım sana. Ne olursa olsun gitmemeliydin. Yanı başında olmasam da. Deneye bilirdik imkansız diye bir şey yoktu. Pes etmek yok. Bana yakışmaz asla vazgeçmem seni elde etmeden yeniden geri dönmeni sağlamadan vazgeçmeyecektim senden ve oldu da. Yeniden benimsin. Asla bitmeyecek gibi. Çalıştım çabaladım uğraştım ve başardım. Seni yeniden kazandım, artık geceleri huzurlu uyuyabilirdim sonuçta benimsin. Gidemezsin. Burada bitemez böyle bitemez. Aramıza giren kişi en iyi arkadaşım olamaz. Nasıl bir mide sendeki anlayamıyorum seni.
KİN..
Ne yaptığının sende farkında değilsin biliyorum ama yapmayacaktın. Yapmamalıydın bitmemeliydi.  Canını okumalıyım. İkinci kez beni yarı yolda bıraktın. Alışkanlık mı yaptı ne oldu. Egosunu sevdiği minin adamı mutlu musun. Ben hiç değilim bil istedim. 21 Şubat 2011.. Her şey  yeniden başlayacak. Gözüm dönmüş gibiydi bir kaşık suda boğabilirdim seni. Hayatıma hoş geldin bir tanem. Dünya sanki benim etrafımda dönüyor. Güneş bizim için doğuyor. İhanetinin bedelini ödeyeceksin. Er yada geç. Belki de çok acele karar verdim. Yapmam gereken şeyler yaptım biliyorum. Belki de hayatımın hatasıydı benim için büyük bir ders olduğu kesin kin ne kadar da kötü bir şey. Affet beni senin gibi olamadığım için. Bana yaşattıklarını sana yaşatmadığım için. Ama ne yaparsın;
AŞK..
Gün geçtikçe büyüyor içimde ki sen. Canını ne kadar yakmak istesem de yapamıyorum. Seni gözümden sakınır oldum. Sensizlik ne kadar canımı acıtsa da alışıyordum zamanla. Farkında olmadan kör kütük sever olmuştum seni. Dinlediğim her şarkıda, okuduğum her sözde seni bulur oldum. Hiçbir anımız olmasa da sanki her saniyeyi birlikte geçirmişiz her şeyi birlikte yapmışız gibi yaptığım her şey  bana seni hatırlatıyordu. Şehrine gelecektim içim kıpır kıpırdı. Attığın mesajlar beni daha da heyecanlandırıyordu ama cevap veremiyordum.  Sona yaklaşmaktan korkuyordum hem de çok korkuyordum. Ağlamam ben pek ulu orta. Her saniye gözlerim yaşlı geziyordum. Seni yeniden karşımda gördüğüm o anda ilk gün ki gibi oldum. Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Sarılmak istedim ama yapamadım. Konuşmaya başladık. Çok güzel geçiyordu her şey. Birlikte vakit geçirmeye başladık. Yıllardır gel git yapan ilişkimiz sonunda şekil almaya başlamıştı. Mesela beni ilk kez  öpmüştün. Masum ve aşk dolu bir öpücük kondurmuştun yanağıma. Birazda çekingen bir tavırla. Beklide daha öncelerde konusu açıldığında bile seni terslediğim içindi. Her şey masal gibi. Gerçek bir aşk masalı.  Hiç bitmesin istiyorum. Hiç tahmin etmezdim bir Galatasaray Fenerbahçe maçının tüm gerçekleri görmemi sağlayacağını.
NEFRET..
Senin için ölürdüm ben oysa. Çok sevmiştim biliyorum yalansız hem de. Aşkın en saf en temiz haliyle ama olmadı. Neyse ki fark etmem geç olmadı senin için atan kalbim durdu birden. Hissettiğim tek şey nefretti. Senden nefret ediyordum.  O kalbini söküp atasım geliyordu. Kafanı gözünü patlatmak istiyordum. Senden ayrılmak ve biran önce kurtulmak için bahaneler arıyordum. Ve buldum da. Zor olmadı senden kurtulmam. Başlarda biraz afalladım ama daha mutluydum çok mutluydum her şey yoluna girmişti. Yeniden gelecektim şehrine. Seni görmek dahi istemiyordum. Çıktın karşıma. Hiçbir şey hissetmiyordum. Aslında yapmak istediğim tek şey vardı o gözlerini oyup eline vermek. Konuşmaya başladık yeniden. Saniye saniye delirtiyordun beni. Dayanamadım. Sana olan sinirime yenik düşüp hiçbir suçu olmayan masum bir adamın duygularıyla oynadım. Günahı senin boynuna. O insanları senin yüzünden üzdüm. Ablam dediğim insana karşı boynum büküldü. Sayende yalan söyler oldum herkese. Ailem seni istemiyor  herkesin istediği tek bir şey var senden uzak durmam. Annem ayrı olduğumuza inanmadığı için sevgilim var yalanını bile söyledim. Hoş geldin. Her şey yeniden başlayacak ama bu defa benim istediğim gibi biraz oyun oynayacağız. SEN VE BEN..
 Nasıl oldu da yeniden aldandım sana demeyeceğim alıştım artık. Bünye istiyor arada. Yani aslında beklemediğim bir hareket oldu işin yüzü biraz değişti ama olsun ben beklerim.
İNTİKAM..
Heves , hırs, kin,aşk,nefret derken galiba yolun sonuna geldik. Yeniden merhaba.  Olacakları belki biraz uzaktan izleyeceksin ama olsun. Zamanla sende anlarsın neler olacağını…

ufak bir ip ucu :(mutlu sona az kaldı ,gökten bir kaya parçası düşecek bil bakalım kimin kafasına :)



7 Şubat 2014 Cuma

Gittin. İyi ki de gittin. Yoksa ben biterdim.

Bu defa sana hiç kızmıyorum biliyor musun. Suçlu benim, çünkü. Yeniden olur belki dedim geçmişi sildim, güvendim ve geldim. Tahmin etmeliydim sonucunu ama bu defa hiç olmadığım kadar kördüm oyunlarına. Aptallık yaptım, kimsenin sözünü dinlemedim. Karşımdakileri ciddiye almadım oysa ki hepsi biliyorlardı ne olacağını; gitme dediler. Ve ben güvendim geldim. Canım daha çok acıdı. Küçük çocuktuk aklımız ermiyordu. Acı çekmek neydi bilmiyorduk palavradandı ağlamalarımız. İlk defa bu kadar içten hissettim yokluğunu. Hiç benim olmayışının acısını. Sana olan aşkım, öfkem, kinim hepsi bir anda durdu. İçimde ki umutlar kül oldu. İlk defa soğukkanlılığımla hayır diyebildim sana. Evet ardından dayanamadım son kez görmek için geldim. Sondu ama bir daha görmek istemiyorum seni.

İyi ki gittin. Bu gidişin hayırlı olacağını biliyordum.  Şimdi yoksun benim için sana son yazım bu. Söz veriyorum kendime bir daha hiç yazmayacağım. Kendime  bu acıyı yaşatmayacağım. Seni aklımdan, kalbimden, benliğimden öyle bir çıkarıyorum ki. Tüm kapılarım kilitli artık sana karşı. Senden geriye tek bir hatıra istemiyorum. Sadece bu yazılarım kalacak. Ders olması için. Ve o kolye. Sayıyorum taşlarını sözünü tutabilecek mi bakalım. Kalbimin yeni birine ait olduğunu hissettiğim anda onu da atacağım. Çünkü ona ihtiyacım kalamayacak artık. Taşları istediği kadar dökülsün içten değil hiçbiri.

 Döneceğin günü beklemekten yoruldum bunaldım. Şimdi de ‘iyi haberlerini alabilecek miyim , orda rahat mıdır, uykusunu alabiliyor mu , hastamı, ne zaman arayacak, hala seviyor mu,özlüyor mu, beni unutacak mı’ diye düşünmekten kurtuldum. En çok ta ona seviniyorum.

Hoşça kal. Ben daha iyiyim, sen yoksun artık bende. Eskisi gibi olabilirim. İçten daha içten hissederek güleceğim artık. Keşke-lerim sana dair olmayacak belki-lerim, umut-larım.

Bir daha adını anmak yok.Resimlerine bakmak yok. UNUTMAYACAĞIM ama HİSSETMEYECEĞİM de artık. SEVMEYECEĞİM bundan sonra seni. 

Diyorum ya sana;
 Gittin. İyi ki de gittin. Yoksa ben biterdim.



19 Ocak 2014 Pazar

Hoş Geldin Sevdiğim

İlk geleceğini söylediğinde bir yanım inanmak istiyorken diğer yanımda boşuna heveslenme diyordu. Korkuyordum ya gelmezsen diye. İşte o zaman halim ne olurdu, sana ne yapardım bilmiyorum.  

Hoş geldin, ilk defa beni yanıltarak geldin, iyi ki de geldin. Özlemişim söyleyemesem de. Gözlerini kokunu gülüşünü her şeyini özlemişim. Yanında olduğum her saniye benim için çok güzel çok özel ama seninle ilk defa böyle eğlenerek vakit geçirdik. Aylar sonra ilk buluşmamız. Her şey  güzel olacak.

Artık seninle bir anımız var. Bir hatıramız var aklımıza geldiğinde birlikte güleceğimiz çok eğlenmiştik  diyeceğimiz bir hikayemiz var.  Yıllardır neredeydin giderayak mı geldi aklına? Neyse iyi ki de gelmiş. Uzun zamandır bende hiç kimseyle böyle eğlenmemiştim. Evet yanımdakini hep sen olarak gördüğüm doğrudur ama asıl sen olunca her şey daha güzel. İki yıldır gittiğim kafe seninle daha güzeldi. Çocukluğumun geçtiği o lunapark bana daha eğlenceli geldi belki de sen varsın diye korkmadım sana sığındım ilk defa sana o kadar yakındım.
 Peki ya o kadar güzel şey iyi geçirilen vakit peki niçin yeniden başlayalım demedin oldu mu şimdi. Bak dayanamadım yazdım yine senin için umurumda değil yine kimin ne dediği boş ver sene mutluluğumuza bakalım ben hazırım.

İyi ki geldin neşeme neşe kattın. Seninle kaybolmak gayet eğlenceliydi. Seni o servise bindirdiğim anda her şey durdu. Gözümden akan bir damla yaş getirdi beni kendime. Sen gidince her yer çok soğuk geldi sarılmak istedim o anda sana. Yine gelir misin? Çok özletme olur mu? Dikkat et kendine oralarda üşüme, hasta olma.

2.oluyor bu seni yolcu ettigim. İlkin de böyle olmamıştı içim acımamıştı ne oluyor böyle o bakışlar neydi sevdigim gercekten seviyor musun beni?